BİRECİK- Şanlıurfa'nın Birecik ilçesinde görev yapan gazeteci Kerim Kırpaç, ilginç bir iddiada bulundu ve yaptığı haberlerden dolayı Birecik Belediye Başkanı Mahmut Mirkelam tarafından iki kez darp edildiğini ileri sürdü.

KIRPAÇ: ELİME SOPA İLE VURULDU, TOKATLANDIM...

Gazeteci Kırpaç, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

"Belirtmek isterim ki hiçbir siyasi fraksiyonla irtibat ve iltisakım yoktur. Gazetecilik kimliğimle Şanlıurfa Birecik ilçesinde 15 yıldır tarafsız gazetecilik minvalinde mesleki hayatımı sürdürmekteyim. En ağır şartlarda dahi aralıksız çalışmalarıma devam ettim. Bundan kısa zaman önce yapmış olduğum farklı bir haber dolayısıyla Birecik Belediye Başkanı Sn. Mahmut Mirkelam tarafından kalabalık ortam içerisinde elime sopa ile vurularak, kişisel onurum ve mesleki onurum ziyadesiyle zedelenmiştir. Sessiz kaldım. Sonrasında farklı bir siyasi partinin (HDP) basın açıklaması haberini yaptığım için 25.07.2022 tarihinde Sn. Mahmut Mirkelam tarafından tokatlandım. Aynı zamanda ağza alınmayacak aile efradımı da içine alarak beni rencide etmiştir. Ben basınım. Basının kalemi kırılamaz. Aynı zamanda engelli bir bireyim, epilepsi hastasıyım. Uğradığım haksızlığı şiddetle kınıyorum. Tüm kamuoyuna duyurulur"

CHP'Lİ TANAL: BU TOKAT GÖZDAĞI, SEYİRCİ KALINMAMALI

Kendisi de Şanlıurfalı olan CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, iddialar karşısında tepkisini dile getirdi. Tanal, şunları ifade etti:

"Gazetecilere artık dayak da atıyorlar! Şanlıurfa Birecik’te yerel gazetecilik yapan Kerim Kırpaç’a tokat attığı iddia edilen AKP’li Birecik Belediye Başkanı Mahmut Mirkelam’ı şiddetle kınıyorum. Bu tokat, basın özgürlüğüne tehdittir, Şanlıurfalı gazetecilere gözdağıdır.  Gazeteci Kerim Kırpaç’a yönelik fiili eylemiyle AKP’li başkan Mahmut Mirkelam, TCK madde 117 kapsamında 'iş ve çalışma hürriyetinin ihlali' suçunu işlemiştir. Kamu gücü kullanılarak, 'Basın hürriyeti' başlıklı Anayasa’nın 28. maddesi ihlal edilmiştir. Hizmette sınıfta kalan Şanlıurfa’daki AKP’li başkanlar, basın mensuplarını baskı altında tutarak yanlışlarının ortaya çıkarılmasını engellemeye çalışıyor. Artık gazetecilere dayak atmaya da başladılar. Basına sansür uygulanmasına, gazetecilerin baskı altına alınmasına, tehdit edilmesine, saldırıya uğramasına, darp edilmesine seyirci kalınmamalıdır".